Bu gece çok farklı bir hava var. Tam tepemde ay, hemen önümde bir sürü çiçek bana eşlik ediyor. Buradayım ve burada olmaktan mutluluk duyuyorum. Uzansam tutabilirim ayı. Koklasam duyarım çiçeklerin kokusunu. Üstelik içimde de yeşermeyi bekleyen birkaç çiçek var. Onları büyütmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Büyürlerken içimde oluşan heyecanı, onlara su vermenin gururunu yaşamayı hayal ediyorum. Bekliyorum. Sabırla yeşerecekleri günü bekliyorum. Anne baba olmak için belli bir olgunluğa erişmek gerek. Bu doğan ve var olan her şeyin koruyucusu için geçerli. Ben de o olgunluğa erişmeyi bekliyorum. Çünkü biliyorum, ben kendimi hazırlamadan yeşermez, toprağı, havası, suyu uygun olmazsa büyüyemez. Hepsini güçlendiriyorum içimde. Olacakları nasıl sevinçle izleyeceğimi hissediyorum. En uzun ömürlü çiçekler sevgiyle büyütülenlerdir biliyorum. Onlara sevgi ayırıyorum bolca. Içimde bir yerlerde vaktini bekleyen her çiçeğin yeterli sevgim ve yerim olduğunda çekinmeden kendilerini bana emanet edeceklerini biliyorum. Yetiştirirken zorlansam dahi, hiç pes etmeden daha güçlü sarılacağımdan eminim. Ve her birine verdiğim emeğin aslında bana, yani kendi varlığım uğruna yaptığım bir yatırım olarak geri döneceğini biliyorum. En çok da neyi biliyorum biliyor musunuz? Verdiğim her sevgi tomurcuğunun bana yemyeşil birer bahçe olarak yuva olacağını...
Kimse anlamıyor hislerimizi. Bakışlarımızdan akan hüznü, acıyı hatta mutluluğu bile anlamıyorlar. Biz de anlamıyoruz. Tamamıyla sevinçli ya da acı dolu olduğumuzu sandığımız zamanlarda dahi sadece sevinçli ya da acılı değiliz aslında.Yalnızca bir şey olamayız hiçbir zaman. Her an birçok şeyiz. Mutlu olduğumuzda bir parça hüzün taşıyor kalbimiz. Eksiğiz. Tamamlandığımızı sanıyoruz fakat dolmayan boşluklar peşimizi hiç bırakmıyor. Her daim bizi ele geçiren, arka planda kalsa bile içimizde yer edinmiş duygular anlık hislerimizin içinde can bulmaya devam ediyor. Çünkü insan, bir zamanlar iliklerine kadar hissettiği duyguların hiçbirini tam anlamıyla unutamaz. Kendisi unuttuğunu sanır. Ruhu tattığı o hissi nerede olsa tanır. Yeniden duyar ve yeniden ona sahip olur. Belki de ait olur. Bir kez aldığı o tat, ölene kadar damağında pelesenk olur... Peki senin asla silinmeyen o hissin ne? Zaman gözetmeksizin hep seninle olan yoldaş duygun hangisi? Onu bulduğunda kendini de bulacaksın. Çoktan bu
Yorumlar
Yorum Gönder